“Yok olmadan var olmanın yolu yok
Kendin gibi seni arayan pek çok”
Neyzen Tevfik

Varlığı yoklukta, hiçlikte, isyanda ve bunu yapamadığında hicivde, ki o da bir tür yok saymadır, aramanın sonucudur dekadans ve her çağda kendine bir yeraltı yaratır. Bazı dönemler vardır ki yeraltı
yeryüzüne yaklaşır, aradaki perde kalkar ve hepimize aşikâr olur.
DEKADANS bizi yerin altı ile üstü arasındaki perdenin aralandığı 1920’lerde Berlin’e, perdenin yırtıldığı 1960’larda San Francisco’ya ve son olarak perdenin belki bir daha açılmamak üzere kapandığı 1980’lerde Londra’ya bir tanıklık yolculuğuna çıkarır; geçtiğimiz yüzyılın ve belki hâlâ bu yüzyılın bilinçaltına.
Bu yolculuktaki rehberimiz ise Yazar Haydar Ergülen’in tanımındaki haliyle, ‘Tutunamayan’ taklitleri ile ‘nihilistlerin görmezden geldikleri modası geçmiş adam; hakkındaki rivayetlerin çokluğuna bakılırsa aynı anda birden fazla yerde bulunmuş, birden çok kişi olarak yaşamış bir adam, pir adam, Neyzen Tevfik olacaktır.
DEKADANS biçem olarak da Neyzen’in yolundan gidip, zamanında ‘Seyyar Kalenderlik Okulu’na kabul ettiği gençleri meyhane meyhane dolaştırıp, rakı içmeyi, ney dinlemeyi, çifte kâğıt sarmayı,
dünyaya hayran hayran bakmayı öğrettiği gibi bizi de bu zaman ve mekânları seyretmeye davet edecektir.