Beste, kendi doğrularını düşleri ile yoğurup istediği
hayatı yaşayabilmek için okulunu bitirmeliydi. Keşfetmeye,
hayal etmeye ve üretmeye en uygun bölümlerden biri olan
mimarlığı seçmişti.

Odtü’yü başarı ile bitirdikten sonra Sapienza Üniversitesinde yüksek lisansa başladı.
O zamana kadar Yağız dışında
ciddi bir ilişki yaşamayan Beste, amfiye girdiğinde restorasyon
dersini veren Arnoldo ile göz göze geldi. İkisi için
de tuhaf bir andı ve Beste hayatının değişeceğinin farkında
değildi.

Aşkın başkenti Roma, kim bilir daha ne sürprizler hazırlamıştı?